Geçtiğimiz hafta sonu 6 siyasi partinin beklendiği gibi bir yuvarlak masa etrafında bir araya gelmesi, 20 yıllık kutuplaştırma siyaseti karşısında uzlaşma, diyalog ve tabi ki demokrasi adına bir meydan okuma olduğu daha da önemlisi, sonuç bildirisine de yazıldığı gibi “Yarının demokratik Türkiyesi’ni inşa etmek için önemli bir adım” olduğu kesin ama yetmez!
Yetmediğini Tarkan’ın şarkısı bize gösterdi. “Yarının Türkiye’si”ni inşaa etmek için Tarkan’ın şarkısının yarattığı o heyecanı yakalamak gerekiyor. Siyaset yalnızca doğruları didaktik bir şekilde yazılı ya da sözlü ifade etmek değil, değişim isteyen milyonlara o heyecanı ve ruhu vermek, yarın hayali kurdurmaktan geçiyor. Türkiye’de bütün dünyada da siyaset böyle şekilleniyor. Matematiksel büyümeler değil, heyecan dalgasının yaratacağı geometrik büyümeler siyasal iktidar yürüyüşlerini şekillendiriyor. 1950’lerin Menderesi, 1970’lerin Ecevit’i, 1980’lerin Özal’ı ve 2000’lerin Erdoğan’ı bu tür değişim dalgaların üzerine oturarak iktidara geldiler.
Bütün veriler bize, gençler başta olmak üzere toplumun önemli bir bölümünün değişim istediğini gösteriyor. Belli ki, insanlar yarın için daha umutlu olmak istiyorlar, yeni bir siyasal iklime, uzlaşmaya, yan yana yaşamaya, paylaşmaya ve dayanışmaya hazırlar. Erdoğan’ın ve Bahçeli’nin daha da otoriter bir yapı hedefledikleri bir ortamda 6 siyasi parti daha “yeni ve köşeli” söylemlerle kimlikleri aşan eşit yurttaşlık kavramını öne çıkaran bir demokrasi dalgası yaratma şansına sahipler. Üstelik yaratılabilecek bu demokrasi dalgası yalnızca Türkiye’yi değil, bütün bölgeyi de barış ve demokrasi lehine değiştirebilecek bir dalgaya dönüşür. Bunun için daha cesur ve özgür söylemler kaçınılmaz. Değişimi isteyen gücün, iktidarın çifte standartı karşısında kendi çifte standartlarını, zorla beyinlere kazınmış bariyerleri aşması, sahici, inandırıcı, güven verici ve kucaklayıcı olması gerekiyor.
“Yarının Türkiye’si” HDP dahil olmak üzere, demokrasi isteyen bütün güçleri kenara doğru itmekten değil, aynı masanın etrafında buluşturmaktan geçiyor. Çünkü yarının Türkiye’si 40 yıldır bıkkınlık veren eski söylemlerle değil, Cumhuriyet ve demokrasi değerleri üzerinde yükselecek yeni söylemler üzerinde şekillenecek…
Siyasi aktörlerin yapamadığı, yaratamadığı heyecan dalgasını, umudu, iyimserliği, değişim isteğini Tarkan hepimize bir kez daha hatırlattı. Şimdi sıra CHP’de, İYİ Parti’de, SP’de, DEVA’da, Gelecek Partisi’nde, DP’de, HDP’de, TİP’te, Sol Parti’de, TKP’de…
18 Şubat 2022, İstanbul
Necdet Saraç